Dünya fuarlarında Sovyetler Birliği - IV

Geçtiğimiz haftalarda dünya fuarlarında yer alan Sovyet pavyonlarının kısaca tarihine, 1925, 1937 Paris fuarlarındaki ve 1939 New York Fuarı’ndaki Sovyet pavyonlarına değinmiştik. Bu hafta tarihin bambaşka bir aralığını, 1958 Brüksel Dünya Fuarı’ndaki Sovyet Pavyonu’nu ele alacağız.

[BİLİM VE AYDINLANMA]

1939’da New York fuarından neredeyse 20 yıl sonra, Sovyetler Birliği’nin boy gösterdiği ilk büyük dünya fuarı gerçekleşti. 1958’de Belçika’da gerçekleştirilen Brüksel Dünya Fuarı’nın teması, bilimsel ve teknik gelişmelerin insanlığa nasıl fayda sağlayabileceği üzerine belirlenmişti.

Siyasi iklim de 1939’dan çok farklıydı. Faşizm ezilmiş, savaşta milyonlarca insan ölmüş, ABD emperyalizmi tarafından nükleer silahlarla insanlığa karşı büyük suçlar işlenmiş, sömürgeciliğe karşı ayaklanan pek çok ulus bağımsızlığını ilan etmişti. Avrupa, Emperyalizm ve Sovyetler Birliği arasındaki askeri, ekonomik, ideolojik ve kültürel mücadelenin alanı haline gelmişti.

1950’lerde gerçekleşen pek çok ticaret fuarında bu mücadele hissedilse de Brüksel Dünya Fuarı, Sovyetler Birliği’ne Avrupa’nın kalbinde kapsamlı bir propaganda yapma imkânı sağlıyordu. Fuarda 45 ülkenin pavyonu bulunuyordu. Macaristan, Çekoslovakya ve Yugoslavya Sovyetler Birliği ile birlikte sosyalizm hattını temsil ediyordu.

Sovyet pavyonu

Brüksel Fuarı’nda kurulacak pavyonun projesi, Aleksandr Boretski’nin başında olduğu bir mimar grubu tarafından tasarlanmıştı. Boretski’nin kendi ifadesiyle, cam ve çelikten oluşan hafif ve basit yapı pavyonun hem içeriden hem de dışarıdan izlenmesine olanak tanıyordu. Daha önceki fuarlardaki yapıların aksine pavyonun dışında anıtsal yapılar, heykeller veya kabartmalar kullanılmamıştı. Kimi tarihçilere göre bu pavyon 20. Kongre ile Sovyetler Birliği’ndeki ideolojik kırılmanın sembolü olan Hruşçov’un çizgisini yansıtıyordu.

Fuar alanında Sovyet pavyonu, ABD pavyonunun hemen karşısındaydı. Fuara hazırlanan Sovyet mimar ve mühendisleri fuar boyunca Sovyetler Birliği ile ABD’nin rekabetinin gündemde olacağını biliyordu. Pavyonun plancılarından Yakov Lomko, verdiği demeçte bunun gerçek bir Bolşevik mücadele olacağını söylemişti.

Sovyet pavyonunun teması, Hruşçov iktidarının çizgisi ile uyumlu olarak “demokratik değerler, barışa olan bağlılık ve ekonomi politikalarının sıradan insanların hayatına etkileri” olarak belirlenmişti. Bu çerçevede sergide özellikle tüketim mallarına ağırlık verildi.

Pavyonda sergilenenler

1958’in nisan ayı fuar açıldığında Sovyet Pavyonu büyük ilgi gördü. Pavyonun içinde bilim, sanat, sanayi, tarım, ulaşım, uzay, çocuk gibi 18 farklı temada sergiler yer alıyordu.

Sovyet pavyonunun en dikkat çekici parçaları şüphesiz uzay araçlarıydı. 1957’de yörüngeye yerleştirilen ve Dünya’nın ilk yapay uydusu olan Sputnik I’in maketi fuarın en dikkat çekici öğesi olmuştu. Sputnik I ile birlikte uzaya çıkan ilk canlı olan Layka’yı taşıyan Sputnik II’nin de bir maketi bulunuyordu. Ayrıca 1903’ten 1957’ye kadar Rusya ve Sovyetler Birliği’nde roket teknolojisinin gelişimi hakkında bir sergi açılmıştı.

Uzay araştırmalarındaki muazzam ilerleme, sergiyi planlayan Sovyet mimar ve mühendislerine cesaret veriyordu. Uyduların ve roketlerin yanı sıra sergilenen nükleer enerji reaktörü ve nükleer enerji ile çalışan bir buzkıran gemisinin maketleri sosyalizmin bilim ve teknik alandaki gelişimini barışçıl amaçlar ile kullandığını gösteriyordu.

Sovyet yurttaşlarının nasıl yaşadığını gösteren bölüm de oldukça geniş tutulmuştu. Sovyetler Birliği’nde kadınların yaşamlarına ve başarılarına ayrılmış bir bölüm vardı. Ayrıca tüketici ürünleri sergilerde geniş yer tutuyor, televizyonlar, kürkler, otomobiller ve mutfak gereçleri sergileniyordu. Gündelik yaşamı temsil eden bire bir ölçekte bir apartman dairesi bile kurulmuştu.

Savaşta büyük yıkıma uğrayan Stalingrad'ın kalıntılarını ve şehrin savaş sonrası yeniden doğuşunu küllerden tasvir eden panoramik tablo, SSCB'nin İkinci Dünya Savaşı sırasında yaşadığı yıkımı ve yeniden yapılanmayı tasvir ediyordu.

Pavyonun haftalık gazetesinin adı Sputnik oldu. Gazete beş dilde yayınlanıyor, Sovyetler Birliği’nde gündelik yaşam, bilim, sanayi, eğitim, kültür ve sağlık alanlarında bilgiler içeriyordu. Ayrıca bir mizah sayfası da barındırıyordu. Pavyonda bulunan stüdyo ve sinemada Sovyet film ve belgeselleri gösteriliyor, ziyaretçilerle röportajlar yapılıyordu. Önceki fuarlarda olduğu gibi Kızıl Ordu Korosu, Bolşoy Balesi ve Moskova Devlet Sirki gösteriler yaptı.

Ayrıca ziyaretçiler için büyük bir yemek bölümü kurulmuştu. Sovyetler Birliği ülkelerinin mutfaklarına ait çeşitli yemek ve içecekler tadılabiliyordu.

Fuarda sosyalizmin temsili

Avrupa basınında Sovyet Pavyonu geniş yer buldu ve beğeni topladı. ABD ve Sovyetler Birliği arasındaki rekabet, fuar ödüllerine de yansımış bir tarafın diğerine karşı belirgin bir şekilde galip çıkması önlenmişti. Bu sebeple hem ABD hem Sovyet Pavyonuna altın madalya verildi. Sovyetler Birliği pavyonu daha çok ziyaretçi çekmişti ancak ziyaretçi anketlerine göre en beğenilen pavyon ne ABD ne de Sovyet pavyonu idi. Ziyaretçiler arasında en beğenilen pavyon sosyalizm hattının diğer temsilcisi Çekoslovakya pavyonu oldu! “Çekoslovakya’da Bir Gün” temalı Jindřich Santar tarafından tasarlanan pavyon, fuarın en iyi pavyonu seçildi.

Yugoslavya pavyonu, Vjenceslav Richter tarafından tasarlanmıştı ve Yugoslavya'nın altı kurucu cumhuriyetini sembolize eden çelik bir yapıdan oluşuyordu. Pek çok sanat eseri barındıran pavyon, tasarımı ve sadeliği ile beğeni topladı ve Belçika Kraliyet Nişanı ile ödüllendirildi. Fuarın ardından pavyon yapısı Belçika’da başka bir bölgeye taşındı ve okul olarak kullanıldı.

Fuarda sosyalizmin güçlü temsilinin yanında emperyalizmin rezilliğini gözler önüne seren bir sergi de bulunuyordu. Belçika pavyonunda Kongolu insanların bulunduğu bir “İnsan Bahçesi” kurulmuştu. Hemen girişine de milyonlarca Kongolunun ölümünden sorumlu olan Kral II. Leopold’un büstü dikilmişti. Sergi için “evrimleşmiş” 500’den fazla Kongolu seçildi, “yerel” kıyafetler giydirildi ve sergilendi. Kongoluların ziyaretçilerle iletişim kurmaları yasaktı. Protestolar ve Kongoluların ısrarı sonucunda sergi kapatıldı.

Fuardan sonra

Fuarın ardından Sovyetler Birliği pavyonu söküldü ve Moskova’ya götürüldü. Fuardaki Sovyet temsiliyeti, Sovyet bilim insanlarının doğanın kısıtları kabul edilen yer çekimi ve atmosferi aşarak uzay yolculuğunun önünü açmaları açısından oldukça büyük bir etki bırakmıştı.

Brüksel Fuarı’ndan sonra uzay araştırmaları, Sovyetler Birliği pavyonlarının hep ana unsurlarından biri olacaktı.


Kaynaklar:

  • Bureau International des Espositions (https://www.bie-paris.org/site/en/)
  • Reid, S. E. (2010). The Soviet Pavilion at Brussels' 58: Convergenc, Conversion, Critical Assimilation, Or Transculturation?.
  • Siegelbaum, L. (2012). Sputnik goes to Brussels: the exhibition of a Soviet technological wonder. Journal of Contemporary History, 47(1), 120-136.
  • Zarecor, K. E., & Kulić, V. (2014). Socialism on Display: The Czechoslovak and Yugoslavian Pavilions at the 1958 Brussels World's Fair. Meet Me at the Fair: A World’s Fair Reader, 225-240.
  • Reid, S. (2018). The Soviet pavilion at Expo 58 and the search for a modern socialist style.