InSight Mars’ta: Ne bekleniyor, ne beklenmeli?

Bilimin en ufuk açıcı konularının kapitalizmin gerçekleri karşısında umutsuzluğu veya kapitalizmin mutlak zaferi duygusunu beslemesi de bu sayede mümkün oluyor. Dolayısıyla, bugün insanlığın kendi ufkundan duyduğu heyecanı bile ihtiyatla yaşamak zorunda olduğu ortaya çıkıyor.

[BAA – Maddenin Temel Hareketleri]

ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansı’nın (NASA) yeni Mars Görevi araçlarının geçtiğimiz pazartesi günü (26 Kasım 2018) itibarıyla Mars’a iniş yaptığı açıklandı. Haber bilim camiasında olduğu kadar popüler düzeyde bilim gündemini takip eden herkeste ilgi uyandırdı. Bunun yanında “InSight Görevi”, insanlığın uzaya attığı adımların heyecanı ile dünyadaki yaşamı tehdit eden iktisadi ve askeri beklentiler arasındaki çelişkiyi de hatırlattı.

InSight uzay aracı, NASA’nın Mars’a gönderdiği en son uzay aracı oldu. Yedi yıl önce Curiosity uzay aracı gönderilmişti ve görevini sürdürüyor. Bu süreçte Mars’a başka bir görev aracı gönderilmedi.

InSight (Interior Exploration using Seismic Investigations, Geodesy and Heat Transport- Sismik İncelemeler, Jeodezi ve Isı Taşınımı kullanılarak İç Kısımların Araştırılması) Görevi’nin iki yıl sürmesi bekleniyor ve bu süreçte uzay aracının iki temel konu üzerine veriler toplaması planlanıyor. Bu konulardan biri kayalık gezegenlerin nasıl oluştuğu ve evrildiğinin anlaşılması ile ilgili. Diğeri ise Mars’ın bugünkü tektonik aktivite düzeyi ve Mars yüzeyine meteor düşme sıklığının belirlenmesi ile ilgili. Daha önceki Mars görevlerinden farklı olarak InSight uzay aracı iniş yaptığı konumda kalarak veri toplayacak.

TEKNOLOJİ PİYASASI

Esasen bir gezegen bilimi araştırması olan InSight Görevi’nin iktisadi veya askeri konularla ne gibi bir ilişkisi olduğu merak edilecektir. Gerçekten de görevin temel bilimsel amaçlarının bu konularla doğrudan bir bağlantısı bulunmuyor. Bunun tersi durumlarla temel bilim araştırmalarında zaman zaman karşılaşılsa da, InSight bağlamında dikkat çekilmesi gereken husus özel şirketlerin hakim olduğu bir havacılık ve uzay endüstrisinin varlığı ve bunların temel bilimsel araştırmalara yatırım yapma motivasyonları. Zira InSight’ın toplayacağı verilerin içeriği ne olursa olsun Mars’a 6 aylık bir yolculukla varacak bir araç tasarlayıp göndermek ucuz ve kolay bir iş değil.

InSight uzay aracını üreten şirket tanıdık: Lockheed Martin. Esasen havacılık ve uzay sektöründe faaliyet gösteren bu şirketin ülkemizde bilinen ürünleri arasında Sikorsky helikopterleri, F16 ve F35 savaş uçakları bulunuyor. Ayrıca, InSight’ı fırlatmak için kullanılan Atlas V roketinin de Lockheed Martin ve Boeing’in ortak girişimi olan United Alliance tarafından sağlandığını not etmek gerek. Bu kadarı, dünyadaki askeri ve iktisadi motivasyonlarla Mars jeodezisi arasında bir bağlantı olduğuna ikna olmamıza yetecektir.

Burada kapitalizmin temel bilim araştırmalarından beklentilerini çok berrak bir şekilde örnekleyen bir durum söz konusu. Bu beklentiler doğrudan araştırma süreçlerinin fiziki gereksinimlerini karşılayarak (örneğin araç üreterek) araştırma kurumları üzerinden para kazanmak ve yapılacak çeşitli araştırmalardan elde edilecek potansiyel teknoloji transferini kontrol etmek şeklinde özetlenebilir.

Temel bilim araştırmaları için üretilecek araçlar seri üretimi yapılıp piyasaya sürülemeyecek türden araçlar olduğunda, veya ticari getiri beklentileri ilgili araçları üretecek kapasiteye sahip şirketlerin iktisadi öngörüleriyle uyuşmadığında söz konusu araçların üretilmesi esasen kamu kurumları tarafından finanse edilmek durumundadır. Örneğin belirli bir roket teknolojisinin geliştirilmesi için Birleşik Devletler’in bugüne kadar ne oranda kamu harcaması yaptığını NASA görevleriyle ilgili sayfalardan okuyamıyoruz. Ancak gerekli teknoloji bir kez geliştiğinde ve kullanılır hale geldiğinde (teknoloji transferi), kamu kurumlarından ihale kapmak ve çeşitli ileri teknoloji ürünlerini üretmek çok kârlı olsa gerek.

Elbette bu süreç kapitalist sistemde bir bilgi birikimi oluşmasına neden oluyor ve günümüzde pek çok teknoloji şirketi kendileri de yeni teknolojiler üreten oyuncular durumundalar. Önemli olan husus, bu teknolojiler bağlamında belirleyici olan unsurun temel bilim araştırmalarının gereklilikleri veya çeşitli bilimsel soruların güdülediği başlıklar değil para kazandıracak işlerin tespiti olduğunun anlaşılması. Uzay teknolojileri ile ilgili olarak özellikle telekomünikasyon veya sivil havacılık gibi alanlarda yapılan yatırımlar akla gelse de güncel olarak halen esas önceliğin askeri beklentiler olduğunu da görmek mümkün.

Bilimin en ufuk açıcı konularının kapitalizmin gerçekleri karşısında umutsuzluğu veya kapitalizmin mutlak zaferi duygusunu beslemesi de bu sayede mümkün oluyor. Dolayısıyla, bugün insanlığın kendi ufkundan duyduğu heyecanı bile ihtiyatla yaşamak zorunda olduğu ortaya çıkıyor.

Kaynaklar:

https://mars.nasa.gov/insight/mission/overview/

https://mars.nasa.gov/insight/mission/science/goals/

https://mars.nasa.gov/insight/spacecraft/launch-vehicle/summary/

https://www.lockheedmartin.com/en-us/capabilities/aircraft.html

https://www.lockheedmartin.com/en-us/capabilities/space.html

https://www.lockheedmartin.com/en-us/products/insight-mars-lander.html#Spacecraft